4 Kasım 2012 Pazar

KADINLARIN MAKUS TARİHİ Süperrrr:)))

                                                       
Kadınlar sadece evde olur, yemek yapar, çocuk bakarlardı.

Sadece eşinin geliri düşükse kadın çalışırdı ve çalışan kadına acınırdı.Kadın çalışıyorsa, evine bakamayacağı düşünülürdü,zaten kadın bekarken çalışıyor idiyse bile evlenince evinin kadını olurdu. 90 lı yıllara gelindiğinde kadın sadece evde olmak istemedi, artık çalışmak ekonomik olarak özgürleşmek istiyordu.

Önce üniversite okumaya ,sonra çalışmaya başladı. Bu kadının hoşuna gitmişti.

Çalışıyor, istedigi gibi harcıyor, geziyordu.

Artık çalışan kadın evli olmak degil bekar olup gününü gün etmek istiyordu.

Yaşasın özgürlük...!!

Çalışan kadın artık işkolik olmuştu, çalışıyor ve yüksekliyordu.Zirveye ulaşmıştı. Birçok şirkette önce orta kademe, sonra üst kademe yönetici kadın oldu.

Doksanların sonuna gelindiginde şirketler yalnız ve işkolik 30''lu yaşlarında kadınlarla doluydu..

Bu çalışan kadına yetmedi, çıtayı biraz daha yükseltti.

Artık hem evli ve hem de başarılı çalışan kadın olmalıydı.

Çalışan kadın etrafına bakındı. Başarılı, paralı koca adayları gözden geçirildi.

Adaylardan kel, şişman ve kısa boylu olanlar hemen elendi.

İnce ruhlu, şaraptan anlayan, 14 Şubat'' ta müthiş sürprizleryapabilen, kimsenin bilmedigi yerlerde başbaşa tatillere götüren, yaşamayıseven ve bol bol espiri yapanlar hemen kapışıldı.

Yurt dışından gelinlikler getirtildi. Otellerde muhteşem düğünler yapılıp, Maldivler e ya da Bali ye balayına gidildi....!!

Balayından sonra çalışan kadın hızla iş başı yaptı.

Gündüzleri toplantıdan toplantıya koştururken artık akşam yemeğini de düşünmeye başlamıştı.

Akşam ne yenmeli, nereye gidilmeli, eşinin gömlekleri, pantolanları ütülü mü, kıyafetleri kuru temizlemeciyegitti mi geldi mi, marketten alınacakların listesini çıkar, iş çıkışı git al, eve gel, akşam yemeğini hazırla....

Çalışan kadın artık mutluydu. Gece yatağı sıcacıktı.Üzülünce derdini paylaşan, hastalanınca ona bakan, ağlayınca destekolacak bir omuza, göz yaşlarını silecek şevkatli ellere sahipti. 15 saatkoşturmak kadına vız geliyordu. Etraf bu şekilde koşuşturan, ev ile işarası çift vardiya çalışan Kadınla doluydu.

Zaman geçiyordu. Çalışan kadın 35'' ine yaklaşıyordu.Biyolojik saati "be bek, be - bek" diye uyarı vermeye başladı.

Evet çalışan kadın hemen çığlıklar atmaya başladı "Bebek de yaparım kariyer de " diye...Çalışan kadınlar hemen sosyetik kadın doğumcuların randevularını doldurdular.

Çalışan kadınlar ajandalarına ve işlerinin temposunauygun zamanı seçip hemen mikroenjeksiyonla bebek yapmaya başladılar.

1-2 ay sonra güzel haberler sırayla gelmeye başladı,çalışan kadınlar hamileydiler.

Çalışan kadın hem hamile, hem güzel olmak istedi.Hemen diyetisyenlere koşulup, özel hamile diyetleri alındı, bol bolkivi yenmeye başlandı. Eskisi gibi tatlı, turşu, börek, erik aşerilmiyor,karpuz, kivi ve mango isteniyordu gecenin bir yarısı eşlerden..

Çalışan kadın çocuğunu eski usül büyütmeyecekti. Hemen onlarcahamilelik, bebek büyütme kitapları alındı, bir çok internetsitesine üye olundu, Yoga ve anne-baba kurslarına yazılındı.

Çalışan hamile kadın artık gün gün takip ediyordu bebeğinin gelişimini.Bugün 43. gün, bebeğim üzüm tanesi gibi... 59. gün, parmakları oluştu... 89.gün, bugün ilk defa hıçkırdı... 210. uncu günden sonra artık bebeğinmatematik zekasının artması için Mozart dinletilecek.

.. Sonunda mutlu gün geldi.

Çalışan kadın artık anneydi. 3-4 aylık izindensonra çalışan kadın öldürücü diyetlerle zayıflayarak incecik bir şekilde işbaşı yapmıştı !!

Artık başarılı bir yönetici, iyi bir eş ve anne olarak 24 saat çalışıyordu.Bebek büyüdükçe, sosyalleşmesi için çalışan kadın cumartesi''leriniçocuğuna ayırdı. Artık tüm anneler topluca etkinliklere katılmayabaşladılar. Yaş günü partileri, tiyatrolar,piyano dersleri, basketbol,tenis ve yüzme kurslarının biri bitiyor, diğeri başlıyordu.

Çalışan kadına bu da yetmedi. Artık hem çalışıyor, hemiyi bir eş olmaya gayret ediyor ve hem de annelik yapıyordu. Çalışankadın çıtayı bir kez daha yükseltti.O artık evinde katkısız, sağlıklı ekmekler, reçeller yapmalı,organik gıdalarla, vitamini bol sebze yemekleri hazırlamalı,çocuğuna ve eşine özel günlerde pastalar yapabilmeli, bu pastaları çok güzel süsleyebilmeliydi.Bütün çalışan kadınlar yemek yapma kurslarına koşmaya başladılar.

Evlerine ekmek yapma makinaları aldılar,toplantı aralarında birbirlerine yemek tarifleri vermeyebaşladılar, "Dün nefis bir çavdarlı ekmek yaptım, istersen tarifinivereyim" "Ben de hafta sonu harika bir pasta yaptım. Evdekiler bayıldı. Birakşam gelin de size de yapayım" Bakalım çalışan kadın bundan sonra çıtasını nereye yükseltecek?

Gelelim erkeğe...Bu süreç içerisinde çalışan erkek ise çıtasını hiç yükseltemedi.

80 lerde, 90 larda ve 2000 lerde hep TV izliyor, ve maça gidiyordu...



ALINTI;

1 Kasım 2012 Perşembe

ÇOCUK YAŞADIĞINI YANSITIR


Fotoğraf: EĞER BİR ÇOCUK SÜREKLİ ELEŞTİRİLMİŞSE, KINAMA VE AYIPLAMAYI ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK KİN ORTAMINDA BÜYÜMÜŞSE, KAVGA ETMEYİ ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK ALAY EDİLİP AŞAĞILANMIŞSA, SIKILIP, UTANMAYI ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK UTANÇ DUYGUSUYLA EĞİTİLMİŞSE, KENDİNİ SUÇLAMAYI ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK HOŞGÖRÜYLE YETİŞTİRİLMİŞSE, SABIRLI OLMAYI ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK DESTEKLENİP YÜREKLENDİRİLMİŞSE, KENDİNE GÜVEN DUYMAYI ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK ÖVÜLMÜŞ VE BEĞENİLMİŞSE, TAKDİR ETMEYİ ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK HAKKINA SAYGI GÖSTERİLEREK BÜYÜTÜLMÜŞSE, ADİL OLMAYI ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK GÜVEN ORTAMI İÇİNDE YETİŞMİŞSE, İNANÇLI OLMAYI ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK KABUL VE ONAY GÖRMÜŞSE, KENDİNİ SEVMEYİ ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK AİLE İÇİNDE DOSTLUK VE ARKADAŞLIK GÖRMÜŞSE, BU DÜNYADA MUTLU OLMAYI ÖĞRENİR.
 
EĞER BİR ÇOCUK SÜREKLİ ELEŞTİRİLMİŞSE, KINAMA VE AYIPLAMAYI ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK KİN ORTAMINDA BÜYÜMÜŞSE, KAVGA ETMEYİ ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK ALAY EDİLİP AŞAĞILANMIŞSA, SIKILIP, UTANMAYI ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK UTANÇ DUYGUSUYLA EĞİTİLMİŞSE, KENDİNİ SUÇLAMAYI ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK HOŞGÖRÜYLE YETİŞTİRİLMİŞSE, SABIRLI OLMAYI ÖĞRENİR.
...

EĞER BİR ÇOCUK DESTEKLENİP YÜREKLENDİRİLMİŞSE, KENDİNE GÜVEN DUYMAYI ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK ÖVÜLMÜŞ VE BEĞENİLMİŞSE, TAKDİR ETMEYİ ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK HAKKINA SAYGI GÖSTERİLEREK BÜYÜTÜLMÜŞSE, ADİL OLMAYI ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK GÜVEN ORTAMI İÇİNDE YETİŞMİŞSE, İNANÇLI OLMAYI ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK KABUL VE ONAY GÖRMÜŞSE, KENDİNİ SEVMEYİ ÖĞRENİR.

EĞER BİR ÇOCUK AİLE İÇİNDE DOSTLUK VE ARKADAŞLIK GÖRMÜŞSE, BU DÜNYADA MUTLU OLMAYI ÖĞRENİR.

 

25 Ekim 2012 Perşembe

DOĞRU ADAM ,DOĞRU KADIN

 
Bir uçak yolculugunda yan koltukta oturan bir adamin alyansini sag elinin isaret parmagina taktigini fark eden yazar yorum yapmaktan kendini alamaz;
- 'Bayim alyansinizi yanlis elinize takmissiniz!' Adam bunun üzerine;
- 'Yanlis kadinla evlendim de ondan!' diye karsilik verir.

Ziglar bu aniyi aktardiktan sonra söyle sorar;
- 'Peki ya bu adam dogru adam mi? Yani kadin dogru adamla mı evlenmis?

Yanlis secilmis bir insana dogru insanmıs gibi davranirsaniz sonucta dogru insanl...
a evlenmis olmaz mısınız? Dogru secilmiş bir insanla evlendiginiz haldeyanlıs davranıyorsanız yanlıs bir evlilik yapmissiniz demektir çünkü. Dogru insan olmak dogru insanla evlenmekten çok daha fazlasıdır!'

Yazar kitabında şu öyküyü anlatır..
'Yıllar önce Hawai'de baslık parasına benzer bir uygulama revaçtadır. Bir erkegin sevdiği kizla evlenebilmesi için kizin ailesine belli sayida inekvermek zorundadir. İnek sayisinin 10 adet olmasi gerekmekle birlikte kizin özelliklerine göre bu sayi degişebilmektedir.

Adada iki kizi olan bir adam yasamaktadır. Kizlardan büyük olani bizdeki deyisle -kabul görmeyen- tipte, sanssiz bir kizdir ve babasi ona 3 inek fiyat biçmiştir; 2 inekli bir teklifi de kabul edecektir; hatta iyi bir pazarlıkla 1 inege fit olmaya razidir.

Bir gün adanin zenginlerinden Johny Lingo bu eve geldiginde herkes onun diger kizi isteyecegini düşünür. Oysa yaslı adamı sevince bogarak büyük kıza talip olur. Herkes en azindan isteneni yani; 3 inek ödeyeceğini düşünürken Johny yaninda 12 tane inekle gelmistir!!..
 O dönemlerde normal bir balayi ortalama bir yil sürmektedir ama gelin ve damat iki yillik balayi planlamıstir. Damatla gelinin dönmesinin beklendigi gün ahaliden biri dönüslerini haber vermeye gelir gelmesine ama gelenlerin Jonny ve esi olduğundan emin değildir. Aslında Johny'i
tanımıstır fakat kızdan emin olamamıstır; yaklasan kadın çok güzel, zarif birisidir. İyice yaklastıklarinda kimsenin tereddütü kalmaz. Fakat kızın güzelligi, cazibesi ve cekiciliği en elestirici gözle bileReddedilmeyecek ölcüdedir. Yakından bakanlar Johnny'nin 12 inek
karsılığında iyi bir alısveris yaptıgını düsünürler.' Yazar isin püf noktasını söyle özetler;
- 'Johnny 12 inek ödedi, kiz 12 ineklik bir kadın haline geldi.'

Bu hep böyle olmaktadir; Eşinize veya sevgilinize verdiğiniz değer, ona kazandirdiginiz degerdir.
Aslinda 'dogru adam', 'dogru kadini' insa eder, 'dogru kadin' da 'dogru adam
...
-faceden alıntıdır.

8 Ağustos 2012 Çarşamba

Çin atasözü


 "Bir derdin çözümü varsa, üzülecek bir şey yoktur; bir derdin çözümü yoksa, zaten üzülmeye gerek yoktur." 
                           Çin atasözü

18 Temmuz 2012 Çarşamba

NETTEN HEDİYELİK EŞYA İÇİN ÇİÇEK SEPETİ


Nette gezinirken güzel bir hediyelik eşya sitesine rastladım sizinle paylaşmak istedim.Daha çok çiçek üzerine ama onun haricinde güzel hediyelik eşyalarda mevcut.Bir bakmakta fayda var.Hızlı bir şekilde teslim etmeleride memmunüyet verici üstelik Türkiye'nin her yerine..

"CicekSepeti.com Türkiye'de çiçekçilik anlayışını değiştirmek, en kolay ve en ekonomik yoldan çiçek göndermeyi sağlamak için 2000 senesinde kurulmuştur. 500 binden fazla müşterimiz ve hergün Türkiye'nin dört bir yanına yüzlerce çiçek siparişiyle sadece elektronik ortamda çiçek siparişi alan çiçekçiler arasında değil Türkiye'deki tüm çiçekçiler arasında en büyük çiçekçi durumuna gelmiştir."şeklinde kendilerini ifade ediyorlar.
işte bazı hediyelikler

Annelere özel bir saat tasarımı.
Ben hediyeyi çok severim ama bir da tadına bakayım diyorsanız kek şeklinde gül büketi.
Değişik bir telefon

Gülerek yiyeceğiniz bir hediye gülen kurabiyeler.

Güzel bir sevgililer günü hediyesi özel tasarım tişört
Sevgiliye özel yastıklar
Lityum çiçeği benim tarzım .Devamı için

14 Temmuz 2012 Cumartesi

ELİNDEKİLERİN KIYMETİNİ BİLMEK

Gerçekten de elimizdeki güzelliklerin kıymetini bilmeden yaşıyoruz.Hep bir sonra sonra...
Hayallerimizi yaşamayı beklerken hayat akıp gidiyor haberimiz bile olmadan.Sonra istesekte o anı geriye getiremiyoruz.Bulunduğunuz zaman diliminin tadını çıkarmanız dileğiyle.

Foto facebookdan alıntıdır.

13 Temmuz 2012 Cuma

ARABA ARKASI YAZILARI


Araba arkasındaki yazıları okumaktan sizde benim gibi hoşlanıyorsanız size kötü bir haberim var.
Artık arabaların arkasına yazı yazmak yasaklanıyor. Şoförlerin dikkatini dağıttığı gerekçesiyle.Aslında haksızda değiller çünkü ben istem dışıda olsa mutlaka okuyorum hatta bazılarına çok gülüyorum.Çok güzel sözlerde çıkıyor aralarda.
Sizinde okuduğunuz araba arkası yazılar var mı?
İşte benim gözüme takılanların bazıları:

İstanbul Ankara 4 saat, sana sevgim 24 saat …

Hayat bır tesbıh gıbıdır bazen sallarsın bazen çekersın.
Gönlünde yer yoksa bana güzelim; fark etmez ben ayakta da giderim.
Tek rakibim THY.
Nescafe bile üçü bir arada bense hala yalnızım.

12 Temmuz 2012 Perşembe

BLOG KATAGORİLERİ ÜZERİNE YENİ BİR BLOG

    
     Merhaba ben Neşeli günlerden Neşe.
     Severek izlediğim blogları sınıflandırarak takip etmek istedim.Hem de herkes ilgi alanındaki bloklara daha kolay ulaşsın birde ana başlıklarla bir fikir sahibi olarak istedikleri kategorideki blogları ziyaret etsinler diye bu blogu oluşturdum.Umarım faydalı olur.
     Sizde blogunuzun bu sayfada olmasını yayınlanmasını istiyorsanız bir mail atmanız ve blogunuzun kategorisini yazmanız yeterli olur.Bu fikir nerden çıktı diyecek olursanız bebeğimle ilgili blogları araştırıyordum biraz zorlandığımı hissettim.Bu işe bir çözüm bulmak lazım dedim ve kolları sıvadım.Sonuçta ortaya böyle bir blog çıktı.Bu konu ile ilgili güzel fikirlere her zaman açık olduğumu belirtmek isterim.
   Bizler burada güzel paylaşımlar için bulunuyoruz.İşte bu güzel bilgi birikimlerinizi ,tecrübelerinizi paylaşırken doğru kitlelere ulaşmak bence çok önemli yoksa bloklara yazdığımız yazılarımız paylaşımlarımız amacına ulaşmamış olur.Ve emeğimize ve zamanımıza yazık olur.Diyeceksiniz ki "Neşe zaten buna benzer siteler var." Evet ama buralarda blogunuzun sadece ismi ve kategorisi yer alıyor.Bizim blog dünyamızda ise blokların isimleri. kategorileri ve aynı zamanda günlük paylaşımlarımızın fotoları olacak.Ziyaret edenlere genel bir bilgi vermiş olacağız.Görseliğin ne kadar önemli olduğunu bilmeyenimiz yoktur sanırım.Ve Böylece daha çok kitlerere ulaşmış olacağız.


Biliyorsunuz ki paylaştıkça çoğalan tek şey bilgidir.


Sevgilerimle.